Mart 2008'de yapılacak başkanlık seçimleri ile Rusya'da Kremlin'e oturması beklenen yeni başkan Dmitri Medvedev'in geçiş dönemi başkanı ya da kukla başkan olmayacağı öngörülen raporda yeni başkanın kendi politikalarını uygulayacağı savunuldu.
Bir çok üniversiteden ünlü akademisyenlerin katkıları ile hazırlanan 42 makaleden oluşan dev raporda ilginç analizlere yer verildi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Mart ayında koltuğunu Dmitri Medvedev'e devretmesinin ardından Rusya'nın siyasi yaşamında yeni bir dönemin başlayacağı öngörülen raporda "Putin'in 'ulusal projeleri'nde iki yıldır görev yapan Medvedev geçici bir figür ya da Putin'in kuklası olmayacak. 42 yaşındaki Rusya'nın yeni lideri daha liberal politikalar izlemek için iradesini ortaya koyacak." denildi.
Gelecek yılın jeopolitik rehberi olarak ilan edilen rapor 30 ülkeyi kapsayan siyasi gelişmeler, enerji, ticaret, iklim değişiklikleri bölgesel sorunlarla ilgili 41 özel makaleden oluşuyor. 3 bin 250 dolara satışa çıkarılan rapora kamu organları ve özel sektörden yoğun talep var. İşte uzmanların 2008 öngörüleri: "Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeni yılda popülaritesi gerileyecek.", 'Türkiye'de Recep Tayyip Erdoğan hükümeti başta yeni anayasanın kabulü olmak üzere içerde reformlarla meşgul olacak. AB müzakerelerinde Kıbrıs meselesi sorun olmaya devam edecek. PKK'ya yönelik sınır dışı operasyonlar sürecek.", "Bush'un Ortadoğu politikası iflas etti, ABD ekonomisi durgunluk yaşayacak.", "Balkanlar ve Güney Afrika'da istikrarsızlık artacak.", "Çin ekonomisi meydan okumaya devam edecek." ve "Pakistan'da Butto'nun ölümü ile tetiklenen siyasi kriz derinleşecek."
RUSYA YENİDEN İNŞA EDİLECEK
Putin döneminde merkezileşme ve istikrar konusunda başarılı olan Rusya eliti yeni dönemde ülkenin daha modern hale gelmesi için bu birikimi kullanacağını ifade eden rapora göre, "Yeni dönemde Yeltsin'li yılların başarısızlıklarının konuşulması yerine, Putin sonrası dönemde Rusya'nın kurumsal ve fiziki olarak yeniden inşasına yönelinecek." değerlendirmesi yapıldı.
Rusya'nın 2008'e harika bir ekonomik yapı ile girdiği ve biraz hız kesse de büyümeye devam edeceği belirtilen raporda Rus ekonomisinin riskleri şu şekilde analiz edildi: "Rusya yönetimindeki iktidar değişimi tek risk olarak duruyor. Ancak sağlanacak siyasi istikrarla ekonomik büyüme devam edebilir. Bu petrol fiyatlarının düşme riski ve küresel ekonomide yaşanan durgunluktan fazlası ile etkilenebilir. Tüm bu olumsuzlukların içerde herhangi bir siyasi istikrarsızlıkla beslenmesi durumunda -ki bu zayıf bir ihtimal- Rusya ekonomisi için ciddi bir kayba neden olabilir. Rusya ekonomisi için bir başka risk de Putin'in planını ne zaman tamamlayabileceği konusu belirsiz. Planlanan değişimin geleneksel istikrarsızlıktan daha büyük bir kaosa neden olma riski de var. Batı ülkelerinde yaşanan kredi sorunu Rusya'nın kredi sistemi ve yabancı yatırım beklentilerini olumsuz etkileyecek. Küresel dünya ekonomik büyümesinde ki azalma Rusya'nın ihracat gelirlerinin de azalmasına neden olacak."
Rapor Russneft petrol şirketinin kaderinin de 2008 yılında belli olacağını hatırlatarak, "Şirket ya Kremlin yanlısı alimünyum şirketlerinin sahibi Oleg Deripaska'ya verilecek ya da devlet petrol şirketi Rosneft'e devredilecek. Bu konuda verilecek karar Kremlin'in devlet kontrollü ekonomi yönündeki kararlarının devamı anlamına gelecek, ya da tersi bir durumun başlangıcı olacak." değerlendirmesi yaptı.
TÜRKİYE REFORMLARA YOĞUNLAŞACAK
Rapora göre Türkiye'nin yeni seçilen hükümeti 2008'de içerde tartışmalı reformların gerçekleştirilmesi için büyük fırsatlar yakalarken, dışarıda da bağımsız politikalar geliştirecek. 2008 yılı ile ilgili öngörülerin yapıldığı raporda Adalet ve Kalkınma Partisi lideri Recep Tayyip Erdoğan hazırlanan yeni anayasanın tercihen yaz tatilinden önce referanduma götürülmesi için çaba harcayacağı ancak Kürt sorunu ve başörtüsüne bağlı tartışmaların anayasa sürecinde etkili olacağı belirtildi.
Raporda Türkiye ile ilgili yer alan değerlendirmede, "Hükümet AB üyelik süreci için çabalarını yoğunlaştırsa da Kıbrıs sorunu ve diğer tartışmalı konular süreci etkilemeye devam edecek. Kuzey Irak operasyonu ile ortaya çıkan zorlukların büyük bir kısmı aşıldı. Washington'la Kasım ayında Kuzey Irak'ta bulunan PKK üslerinin yok edilmesi ile ilgili varılan anlaşma büyük bir operasyonla ilgili endişeleri azalttı. PKK terör örgütüne karşı küçük çaplı sınır dışı operasyonlar devam edecek. Ankara Kürt yönetimini PKK terör örgütüne karşı somut adımlar atması için zorlayacak." denildi.
ABD'NİN ORTADOĞO POLİTİKASI BAŞARISIZ
ABD başkanı başkanlık koltuğunda son yılına girerken Ortadoğu'daki hemen hemen tüm politikalarında planladığı hedeflerinin hiç birini tamamlayamadığı savunulan analizde, "Ortadoğu ile ilgili herhangi bir zaferden bahsedilmesi mümkün değil. Irak başta olmak üzere İran, Filistin sorunu ve diğer Ortadoğu politikalarında verilen sözler yerine getirilemedi. 2008 sonunda gerçekleşecek başkanlık yarışında hiçbir adayın bu politikaları desteklenmesi beklenmiyor." tespitinde bulunuldu.
ABD'nin Irak işgalini sana erdireceği öngörülen raporda bunun takvim ve şartlarının henüz belirsizliğini koruduğu kaydedildi. Raporun Irak işgali ve İran'la ilişkilerle ilgili değerlendirmelerinde de şu bilgilere yer veriliyor: "Irak'ta durum 2007 başına göre 2008 sonunda daha iyi olması beklenebilir. ABD askeri bir şekilde bölgeden ayrılmaya başlayacak, ancak bunun ne zaman ve hangi şartlarda olacağı belirsizliğini koruyor. Bush işgalin sona ereceğini açıklasa da Kongre de henüz kendisini çekilme takvimini açıklaması konusunda zorlamadı. İran'la ABD'nin herhangi bir müzakere süreci başlatması mümkün değil. Bunda Bush kadar İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad'ın kişisel görüş ve tarzı da etkili oluyor. Irak konusunda bir kısım işbirlikleri geliştirilse de Bush ve Ahmedinejad'ın herhangi bir resmi görüşmede bulunmaları beklenmiyor."