Gönderen Konu: Çocukluk çağı migreni  (Okunma sayısı 1305 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Gamzeli

  • _Gamzeli_
  • Admin
  • *
  • İleti: 18871
  • Rep Gücü : 2045
  • Cinsiyet: Bayan
  • Bana Sen Lazımsınn...
    • Profili Görüntüle
    • Ahmet Maranki
Çocukluk çağı migreni
« : Şubat 27, 2008, 12:42:10 ÖÖ »

Çocukluk çağı migreni


 
 
Anne ve babada migren varsa, çocukta görülme riskinin yüzde 70, yalnız birinde varsa yüzde 45 olduğu bildirildi. Dr. Esef Karakuş, migren atağı başladığında en iyi tedavinin çocuğu sakin ve karanlık bir yerde yatırarak uyutmak olduğunu belirtti. Karakuş, başağrısı, okul başarısını ve devamını aksatıyorsa, ayda 2-3 defadan fazla ise veya nörolojik bulgu varsa tedaviye başlanması gerektiğini kaydetti.

SSK Kayseri Bölge Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Esef Karakuş, anne ve babasında migren olan çocuklarda bu hastalığın görülme riskinin yüzde 70, birinde bulunması halinde yüzde 45 olduğunu söyledi. Dr. Karakuş, migren ataklarının oluşma nedeninin tam olarak bilinmediğini kaydetti.

Karın ağrısı, bulantı, kusma, baş ağrısının dinlenme ve uyku ile düzelmesi, tek taraflı ağrı ve zonklayıcı ağrıdan en az üçünün belirtisinin migreni düşündürmesi gerektiğini ifade eden Dr. Karakuş, şu bilgileri verdi: “Anne ve babada migren varsa çocukta da görülme riski yüzde 70, yalnız birinde varsa yüzde 45’dir. Ancak, migrenin 7 yaş altında görülme sıklığı yüzde 2.5, 7-15 yaş gurubunda yüzde 5-8, ergenlik dönemi sonrası erkeklerde yüzde 5, kızlarda yüzde 10’dur. 13-19 yaştan sonra ise atakların yüzde 62’si ortadan kalkar. Çocukluk çağı migreninin yetişkinlerden farkı ise genellikle geçmişi yoktur. Başın iki tarafında ağrı vardır ve süresi kısadır.”

Karakuş, çocukluk çağı migreninde gıdaların yüzde 5 oranında uyarıcı etkisi bulunduğunu ifade ederek, sıklıkla çikolata, sucuk, salam, sosis gibi nitrit ilave edilmiş etler ile monosodyum glutamat içeren et suyu tableti, köfte harcı ve hazır çorba gibi gıdaların uyarıcı olduğunu kaydetti.

Migren atağı başladığında en iyi tedavinin çocuğu sakin ve karanlık bir yerde yatırarak uyutmak olduğunu belirten Karakuş, “Baş ağrısı, okul başarısını ve devamını aksatıyorsa, ayda 2-3 defadan fazla ise veya nörolojik bulgu varsa tedaviye başlanmalıdır. İlaç tedavisine düşük dozda başlanmalı, uygun sürede ve dozda verilmelidir. Baş ağrısı kontrol altına alındıktan sonra ilaç azaltılarak kesilmelidir. İlaç tedavisiyle birlikte psikolojik ve fizik tedavi de verilmeli, uyaranlar ortadan kaldırılmalıdır” dedi.

 


Seni sevdim gönülden, kalbimin sahibi oldun bilmeden, bu yürekte varolacaksın ebediyen, bunu bil çok seviyorum gerçekten.
Seninle doğdu bu yürek, sensin gönlüme eş, dudaklarım dudaklarındayken sanki can verdi bu yürek, senin kollarında ölmek dünyada en güzel şey olsa gerek..