Teknik Direktörümüz Christoph Daum, son 10 içinde 4 maç kazanarak yeniden toparlandıklarını belirterek, Altay karşısında fazla forma şansı bulamayan oyuncuların kendisini memnun ettiğini ve kadroyu çok iyi gördüğünü söyledi. Daum, Avrupa Ligi 2. turundaki rakibimiz Lille'den, ara transfere kadar bir çok konuda görüşlerini de açıkladı.

ARA ŞAMPİYONU OLDUK
Ziraat Türkiye Kupası'nda 3-0 kazanılan Altay maçı sonrası bir basın toplantısı düzenleyen Daum, ilk olarak genel bir değerlendirme yaparak  "Takımı tebrik ediyorum. Çok güzel şeyler yaşadık. Son 10 günde kazandığımız 4. maç oldu. Ligde 37 puan topladık. 3 puan daha fazla olabilirdi ama düşüş yaşadık. Tekrardan toparlandık. Ara şampiyonu olduk diyebiliriz" diye konuştu.

LILLE'İ GEÇECEĞİMİZE EMİNİM
Fenerbahçe'nin Avrupa Ligi'nde çok başarılı bir performans gösterdiğini belirten Daum, "Avrupa Ligi'nde çok iyi bir performans sergiledik ve peş peşe 5 maç kazandık. Bizden başka 2 takım bunu yapabildi. Avrupa Ligi'nde o seri bizi bekliyor. Lille, lige kötü başlayan ama çok iyi bir form çizen bir takım. Bizi zorlu bir rakip bekliyor. Zorlu bir ekip olsa da hiç şüphem yok. Tüm oyuncularımız çok iyi bir performans sergiledi Avrupa Ligi'nde. Lille'i de geçeceğimizden eminim" dedi.

TAKIM RUHU YERİNDE
Altay maçını Da değinen Daum, "Türkiye Kupası'na gelince, bu maça girmek kolay değildi. Bu maçı iyi bir konsantrasyonla oynamak istemiştik. Gerçekten çok iyi başladık ve iyi de oynadık. 1-0'dan sonra takım hiç durmadı, golü düşündü ve buldu da. Gol de yiyebilirdik. Bir iki gol fazla da atabilirdik" dedi. Maçta görev alan oyuncularımızı da değerlendiren Daum, "Daha önce fazla forma şansı bulamayan Bekir, Deniz, Uğur bizi çok mutlu ettiler. İlerdeki daha zorlu lig maçlarında da gerekirse onlara rahat bir şekilde görev verebileceğimizi biliyoruz. Kadromuzu çok iyi görüyorum. Takım ruhu yerinde ve bu gittikçe daha iyi olacak diye düşünüyorum" dedi.

OFANSİF TRANSFER DÜŞÜNÜYORUZ
Medya mensuplarının transferle ilgili sorularını da yanıtlayan Daum, "Transferi düşünüyoruz. Transferle ilgili durumu görüşüyoruz. Mevkii olarak daha ofansif bir anlamda transfer düşünüyoruz. Aykut Kocaman'la sürekli diyalogdayız. Aykut Kocaman ve yönetim bu sürede beraber iyi şeyler yapacaklardır. Birkaç futbolcu hakkında sık sık konuştuk. Ara transfer döneminin sıkıntısı şu: Sözleşmesi biten futbolcu bulmak zor oluyor. Kimi nereden kapabiliriz, kimi nereden transfer edebiliriz diye düşünmemiz gerekiyor. Kadromuzu iyi buluyorum, bu kadroyla lider bitirdik. Bir kaç yerde daha iyi olacağız. Sonuçta bu kadroyla bu yerlere geldik. Aynı zamanda Kupaya da iyi bir başlangıç yaptık" diye konuştu. Daum transfer konusunda, "Aykut Kocaman ve Aziz Yıldırım, eğer bir transfer durumu olursa size bilgi verecekler. Siz tahmin edebilirsiniz; yüzde 50 Türk, yüzde 50 yabancı olabilir. Detaya girmek istemiyorum. Size yönetim kurulumuzdan ve sportif direktörümüzden bilgi verilecektir" diyerek sözlerini tamamladı.

HERKESE TEŞEKKÜR EDİYORUM
Xİlk yarının sona ermesi nedeniyle teşekkürlerini dile getiren Daum, "Herkese teşekkür etmek istiyorum. Basın mensuplarına teşekkür etmek istiyorum. Büyük bir teşekkür taraftarımıza gidiyor. Maalesef iki maçımız seyircisiz oynamak zorunda kaldık. Umarım bu tip şeyleri bir daha yaşamayız. Tüm sponsorlarımıza teşekkür ediyoruz. Buraya başladığımızda sempatik ve başarılı olmayı istemiştik. Şimdi bu 6 aya baktığımızda iyi yolda olduğumuzu düşünüyorum. Tabii daha iyilerini de yapabiliriz. Tüm hakemlere teşekkür ediyoruz ve de federasyona" diye konuştu.

Fenerbahçemizin, sezon öncesi Ankaraspor'dan transfer ettiği Özer Hurmacı, sarı lacivertli forma altında ilk kez golle buluşurken,  Ziraat Türkiye kupası maçında 2 gol birden kaydetti.

Sakatlığı nedeniyle geçirdiği operasyonun ardından bir süre takımdan ayrı kalan, son haftalarda teknik direktörümüz Christoph Daum'un sıkça görev verdiği Özer, Altay karşısında iki gole imza attı. Maç sonrası FBTV'nin sorularını cevaplandıran Özer Hurmacı hem 11'de görev almaktan hem de maçta 2 golün kendisine ait olmasından büyük mutluluk duyduğunu ifade etti. Özer Hurmacı, "Bu oyunda görev almak ve gol atmak gerçekten hayal ettiğim bir duyguydu. Bunu da gerçekleştirdiğim için mutluyum" dedi.  Her geçen gün performansının arttığını da söyleyen Özer Hurmacı, "Gittikçe daha iyi oluyorum. Tam kapasiteme ulaştığımı söyleyemem ama; Trabzon maçı sonrası da bunu ifade etmiştim. Zorlu bir maç trafiğimiz vardı. Devreyi bu sonuçlarla kapatmak, kupanın ilk maçını kazanmak gerçekten Fenerbahçe'ye yakışan bir şey. Eğer 3-4 yıl sonra Alex oynadığı alanı bana bırakırsa, daha fazla gol pozisyonuna girebilirim. 3-4 yıl diyorum, çünkü Alex'in burada kalmasını ben de çok istiyorum. Takım oyununu iyi oynayıp kendimi daha fazla geliştirmem gerektiğini düşünüyorum" dedi. Sezonun ikinci devresinin daha zorlu geçeceğini de söyleyen Özer Hurmacı, "Rakiplerimizin ikinci yarıda bizim için daha fazla önlem alacaklarını biliyorum. Ama bu stresi kaldıracak bir zenginlik ve oyuncu yapısına sahibiz. 2010'da tek dileğim, benim gibi diğer arkadaşlarımın da sakatlık geçirmeden futbol oynamasıdır. Tüm Fenerbahçe camiasının yeni yılını kutluyorum" dedi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 71. yıldönümünde, Fenerbahçe Spor Kulübü'nde düzenlenen bir törenle anıldı. Ulu Önder Atatürk, Şubelerimize bağlı sporcular ile Fenerbahçe Spor Kulübü'nün tüm kurumları ve tüm çalışanlarının temsil edildiği, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'ndaki Fenerbahçe Müzesi önünde ve Atatürk'ün bir spor kulübüne konulmasına izin verdiği tek büstünün etrafında yapılan bir törenle anıldı. Törende konuşan Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Yüksel Günay, Türkiye Cumhuriyeti'nin laik bir devlet olduğu vurgusunu yaparak, "Laik düzen yüzünden buradasınız. Sizler, bu Cumhuriyetin laik düzende yaşamasını temin edeceksiniz ve koruyacaksınız" dedi.

Kulübümüzün, Fenerbahçe Şükrü Sracoğlu Stadı Maraton Tribünü girişindeki Fenerbahçe Müzesi önünde ve Ulu Önder Atatürk'ün 1934 yılında Kulübümüzde sergilenmesine izin verdiği ve bir spor kulübüne konulan ilk Atatürk büstünün etrafında düzenlediği törene Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Yüksel Günay, bazı Yüksek Divan Kurulu ve Kongre üyelerimiz, Yönetim Kurulu Üyemiz Turan Şahin, Mali İşler Koordinatörümüz Abdülkadir Kuşin, Tarih Müze ve Arşiv Kurulu Başkanımız Sertaç Kayserilioğlu, Kulüp yetkililerimiz, Profesyonel Futbol Takımımızın Sportif Direktörü Aykut Kocaman, Takımımızın İdari Menajeri Hasan Çetinkaya, amatör şubelerimizin kaptanları, amatör şubelerimizin ve spor okullarımızın sporcuları ile antrenörleri, Fenerbahçe Koleji öğretmen ve öğrencileri, Fenerbahçe Dergisi, Fenerbahçe Televizyonu, Fenerium, Fenercell, Fenerbahçe Kart, Fenerbahçe Sportif A.Ş. yetkili ve çalışanları ile diğer kulüp çalışanlarımız katıldı.

Yüksek Divan Kurulu Üyemiz Gönül Çaylı'nın sunduğu program, Atatürk için yapılan saygı duruşu ve hep birlikte söylenen İstiklal Marşı ile başladı. Daha sonra Tarih Müze ve Arşiv Kurulu Başkenvekili Ahmet Özyavuz, Atatürk'ün 3 Mayıs 1918 tarihinde Kulübümüze yaptığı ziyareti konu alan bir konuşma yaptı. Fenerbahçe Koleji öğretmenleri ve öğrencilerinin Atatürk konulu konuşma ve şiirlerinden sonra Yüksek Divan Kurulu Başkanvekilimiz Adnan Ersan bir konuşma yaptı. Adnan Ersan, "Atatürk'ü bugün daha çok arıyor ve daha çok anıyoruz. Çünkü, zor ve sıkıntılı günler geçiriyoruz. Sizler Atatürk ilke ve devrimlerine ne kadar sahip çıkarsanız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti de o kadar ileri gidecektir" diye konuştu.

LAİK DÜZENE SAHİP ÇIKIN

Anma töreninde daha sonra söz alan Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Yüksel Günay, "Henüz 6 yaşındayken Atatürk'ün elini öpme şansını yakalayan biri olarak sizlere bu konuşmayı yapmak istiyorum. Türkiye Cumhuriyeti laik bir devlettir. Laik düzen yüzünden buradasınız. Sizler, bu Cumhuriyetin laik düzende yaşamasını temin edeceksiniz ve koruyacaksınız. Medeni ve laik düzene sahip Cumhuriyetimizin yaşaması için bu düzene sahip çıkmalıyız. Bu düzene sahip çıkarsanız, bu düzen içinde yaşarsınız" diye konuştu

Kulübümüzdeki Atatürk'ü anma töreni, törene katılan herkesin bir ağızdan söylediği 10. Yıl Marşı ile sona erdi.

“Bu rakamlara ulaştığım için mutluyum”

Steaua Bükreş maçında görev alarak Fenerbahçe formasıyla Avrupa kupalarında en çok forma giyen futbolcu unvanına ulaşan, aynı zamanda Avrupa'daki en golcü oyuncumuz olma özelliğini de koruyan Kaptanımız Alex de Souza, " Fenerbahçe'de bu rakamlara ulaştığım için oldukça fazla mutluluk duyuyorum" dedi.

REKORTMEN ALEX
Steaua Bükreş maçıyla, Fenerbahçe formasıyla Avrupa kupalarındaki 50. maçına çıkan Kaptanımız Alex de Souza, Fenerbahçemizin Avrupa kupalarında en çok maçta forma giyen futbolcusu oldu. Fenerbahçe formasıyla 12 sezonda toplam 49 Avrupa kupası maçına çıkan Rüştü Reçber ile bugüne dek aynı maç sayısında olan Alex, Steaua Bükreş mücadelesinde rekoru eline geçirdi. Alex, aynı zamanda Avrupa kupalarında Fenerbahçe formasıyla attığı 13 golle, Fenerbahçe'nin Avrupa'daki en golcü futbolcusu olma unvanını da elinde bulunduruyor.

AYNISINI YAPMAYA ÇALIŞTIM
Maç sonrası yayıncı kuruluşa demeç veren Alex, "Bu kadar maç yapıp, bu kadar gol attığım için mutluluk duyuyorum. Şu ana kadar bulunduğum bütün kulüplerde aynısını yapmaya çalıştım ve bulunduğum kulüplere belirli mutluluklar yaşattığımı düşünüyorum. Fenerbahçe'de uzun bir süredir oynuyorum ve Fenerbahçe formasıyla oynadığım maç sayısı da bu nedenle fazla oldu. Bunların sonucunda da bu rakamlar ortaya çıktı. Elbette ki; Fenerbahçe'de bu rakamlara ulaştığım için oldukça fazla mutluluk duyuyorum. Ama her şeyden önemlisi bizim bugün burada aldığımız galibiyet" diye konuştu.

EMRE ÇOK DEĞERLİ
Hafta içinde oyuncumuz Emre'nin kendisini 'Profesör' şeklinde tanımladığının hatırlatılması üzerine Alex,"Açıkçası profesör sözcüğünü biraz abartı buluyorum. Takımım adına belirli bir öneme sahip olduğumu, takımımın önemli futbolcularından biri olduğum gerçeğini kabul edebilirim. Fakat profesör sözünü biraz abartı buluyorum. Ama tabi olayın espirili yanını bir kenara bırakırsak, benim için önemli olan Emre'nin düşüncesi, diğer takım arkadaşlarımın düşüncesi ve burada Türk halkının benim için ne düşündüğü. Çünkü onlar da bana gösterdikleri ilgiyle, davranış şekilleriyle beni oldukça mutlu ediyorlar. Elbette takım arkadaşım Emre'nin de böyle düşünmesinden dolayı kesinlikle ona teşekkür ediyorum.Çünkü Emre'nin iyi anlarda, kötü anlarda her zaman için yanınızda olduğunu bilirsiniz ve bu bakımdan da Fenerbahçe taraftarına bir şey söylemem gerekirse de Fenerbahçe taraftarı rahat olsun.  Kulübün renklerini sonuna kadar kalbinde taşıyan ve sonuna kadar savunan bir futbolcuya sahipler, kesinlikle bu böyle bilinsin, çok değerli bir Emre"ye sahipler" dedi.

LİDER OLARAK ÇIKMALIYIZ
Gruptaki durumu da değerlendiren Alex, "Şu anda Fenerbahçe rahatladı diye bir cümle kullanamayız. Çünkü şuanda oynamamız gereken maçlarımız var. Twente maçında 8 dakikalık kötü bir periyot yaşadık ki; bu bizim 3 puanımıza mal oldu. Onu yapmasaydık şuanda grupta çok daha farklı durumda olabilirdik. Fakat bizim için yapmamız gereken bir şey varsa, o da önümüzde iki maçtan alabileceğimiz en iyi sonucu alıp gruptan lider olarak çıkmaktır" dedi.

BİLİCA İÇİN DE MUTLUYUM
Alex FB TV'ye yaptığı açıklamada ise, "Mutluyum, normal hayatımda mutlu olunca, bu  futboluma da yansıyor. Bugünkü maçtan sonra ufak bir dinlenme süremiz var. Tarihe geçebilmek gerçekten güzel şey. İnsanlar zamanla bazı şeyleri başarabiliyorlar. Bilica için de mutluyum. Bilica'nın yaşadığı bu sevinci umarım Fenerbahçe forması giyen diğer futbolcular da yaşar" şeklinde konuştu.

Teknik Direktörümüz Christoph Daum, Steaua Bükreş takımının ilk maça göre daha iyi bir durumda olduğunu ve Fenerbahçe'nin ikinci yarıda ilk yarıya oranla daha iyi oynadığını ifade ederek oyuncularına galip durumdayken daha sakin oynamaları konusunda uyarıda bulundu.

Steaua Bükreş maçı sonrası bir basın toplantısı düzenleyen Daum,"Romanya'dan gelen misafirlerimiz için umarım iyi bir İstanbul gezisi olmuştur. İstanbul çok güzel ve ben İstanbul'u seviyorum" diyerek sözlerine başladı. Daha sonra rakip hakkında değerlendirmeler yapan Daum, "Bu maçtan 3 puanla ayrılmak hedefimiz açısından çok önemliydi. 3 puanı aldık ve hedefimize ulaştık. Steaua takımı ilk maça göre çok daha iyi oynadı. Belki daha fazla sayıda futbolcularından faydalandılar. İlk maçta sakat oyuncuları fazlaydı. Özellikle yenik duruma düştükten sonra iyi oynadılar.1-1'i hak etmişlerdi. Steaua'yu gördükçü bazı şeylerin bu takımda geliştiğini gördük. Gerçekten iyi bir takım oluşturmuşlar" ifadelerini kullandı. Daum daha sonra, "Birinci yarıda istediğimiz bazı şeyleri yapamadık. Devrede iyi bir şekilde hazırlanıp ikinci yarıya çok iyi bir şekilde başladık, 2. ve 3. golü attık.  Öne geçtiğimiz zamanlar daha sakin oynamalıyız. Bazen gereksiz yere panik yapıyoruz, düzensiz oynuyoruz. Özellikle galip durumdayken daha sakin oynamamız gerekiyor. Bizim için en önemlisi, sonuçta memnunuz. Bu grupta iyi bir avantaj yakaladık Bu 3 puan bizim için çok önemliydi" diye konuştu.

GUİZA VE SEMİH FORVETTEKİ DEĞERLİ OYUNCULARIMIZ

Daum, "Bundan sonraki maçlarda forvetteki tercihiniz Kazım mı, Güiza ı olacak?" şeklindeki bir soru karşısında ise, "Tercihim Daniel Güiza olacak. Ama Sağlam ve hazır olan; yüzde yüz hazır olan bir Daniel Güiza. Galatasaray maçında sonradan gelmişti. Şu an için gücü 30 dakikaya yetiyor. Bu gücünü artırmak için elimizden geleni yapacağız. Aynı zamanda semih de var. Semih sakat olmasaydı, bugün Colin değil Semih oynardı. Semih ve Güiza forvette  çok değerli iki oyuncumuz. Diğer bir alternatifimiz de Deivid. O da merkez de oynayabilir. Bugünkü gibi sakatlıklar çok olduğu zaman orada Colin de görev yapıyor. Ama Colin bu mevkide  görev aldığı zaman işini iyi yaptı ve takım için her şeyini ortaya koydu, gerçekten iyi oynadı. Daha fazla alternatifler yok çünkü yeni bir oyuncu gelmedi sonuçta" diye yanıt verdi.Ama bu kadar eksiğimize rağmen,  Takımımız en yi şekilde Kulübümüzü temsil etti. Bazı fazla maç oynamayan oyuncularımız var. Onların adına üzülüyorum. Keşke onlar da oynasa. Ama kurallar böyle" diye cevap verdi.
Gazetecilerin Fenerbahçe'nin maç yapmadan geçeceği uzun günleri hatırlatması üzerine Daum, medya mensuplarıyla espirili bir şekilde yaptığı sohbetle basın toplantısını sonlandırdı.

Kullanıcılar, Fenercell'in canlı chat'i için bu kez 'Emre' dediler. Fenercell kullanıcılarına yönelik yapılan canlı chat uygulamasında, 'Hangi futbolcuyla chat yapmak istersiniz?' sorusuna 1907'ye SMS atarak cevap verenler, Emre Belözoğlu'nu seçtiler.

Daha önce Alex ile yapılan ve binlerce taraftarın www.fenercell.tv adresinden canlı izlediği, SMS yoluyla çok sayıda sorunun geldiği canlı chat koltuğuna bu kez Emre oturacak. Emre, 3 Kasım Salı günü 16.30 ve 17.30 saatleri arasında Fenerbahçe Samandıra Can Bartu Tesisleri'nde taraftarların SMS yoluyla gönderdiği sorularını yanıtlayacak.

www.fenercell.tv adresinden canlı izlenebilecek olan sohbette Emre'ye soru yöneltmek isteyen Fenercell kullanıcıları KYTE SORU bir boşluk bırakarak adını ve sorularını yazıp 1907'ye göndermeye başlayabilirler.

Haydi Fenercell'liler, Emre sorularınızı bekliyor!

Başkanımız Aziz Yıldırım'ın, Fenerbahçe Spor Kulübü'nün resmi yayın organı Fenerbahçe Dergisi'nin 81 no'lu Kasım sayısında yer alan 'Fenerbahçe farkını ortaya koyuyor' başlıklı başyazısı şöyledir:

"Sevgili Fenerbahçeliler,

Dergimiz vasıtasıyla camiamıza seslendiğim bu yazıya, Cumhuriyet Bayramımızı kutlayarak başlamak istiyorum. Geçtiğimiz günlerde ulus olarak idrak ettiğimiz Cumhuriyetimizin 86. yaşını, Fenerbahçe ailesi olarak, başta Özel Fenerbahçe Eğitim Kurumları'nın etkinlikleri olmak üzere pek çok farklı organizasyonla şevkle ve gururla kutladık, nice yıllar diliyoruz.

Profesyonel Futbol Takımımız, daha önce pek çok kez dile getirdiğimiz hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerlediğini, hem Avrupa'daki hem de ligdeki sıralamada 'lider' unvanını taşımak suretiyle, göstermektedir. Takımımız, deneyimli idari ve teknik ekibiyle, kadrosunda barındırdığı her biri yüksek kaliteli oyuncular sayesinde rakiplerle aramızdaki farkı her geçen gün daha da artıracaktır.

Ezeli rakibimiz, ebedi dostumuz Galatasaray karşısında alınan galibiyet nedeniyle idari ve teknik ekibe, futbolcularımıza ve zaferde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Ancak sportif ve ekonomik anlamda kulübümüzü zor durumda bırakan 'münferit eylemler' karşısında birlik olma zorunluluğuna da dikkat çekmeden geçemiyorum. Rakibimiz karşısında elde ettiğimiz zaferimizi gölgelemek için sürekli olarak konuşanları, yan yollara saparak 10 yıldır değişmeyen gerçeği hafızalardan çıkarma gayretinde olanları tebessümle izliyorum.

Geçen sezon UEFA Finali'ne ev sahipliği yaparak örnek bir stadyum olduğunu bir kez daha gösteren Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadyumu'nda, 12. Adam'ın arasına karışarak, hiçbir koşulda onaylanmayacak hareketlerde bulunan kişilere karşı tüm taraftarlarımızı sağduyu çerçevesinde göreve davet ediyorum. Takımımızın haklı galibiyetinin ardından münferit de olsa meydana gelen bir olay sebebiyle, kulübümüzün aldığı seyircisiz oynama cezasının sadece rakiplerimize avantaj sağlayacağının bilinmesini istiyorum. Bizi durdurmak isteyenlerin fırsat kolladığına, ortaya çıkan her türlü olumsuz durumun bu çevreler tarafından anından kulübümüz aleyhine kullanıldığına dikkatinizi çekiyor ve asla bunlara fırsat verilmemesini taraftarlarımızdan istiyorum. 
Fenerbahçe Spor Kulübü'nün, yarıştığı tüm branşlarda tek hedefi vardır: Şampiyonluk. Şampiyonluklar dışında elde edilen hiç bir başarı camiamızı mutlu etmemektedir. Bu nedenle ailemizin her bir ferdinden, sporcularımıza inanmalarını, ilgilerini ve desteklerini şampiyonluk yolunda sadece sporcularımıza yönlendirmelerini önemle rica ediyorum.

Benzer şekilde Yüksek Divan Kurulu'nda da belirttiğim gibi, sadece futbolda değil, basketboldan voleybola, masa tenisinden boksa, yüzmeden atletizme, yelkenden küreğe yarıştığımız her branştaki takımlarımızın hedefi şampiyonluktur. Biz de bu hedeflere inanmakta ve her yerde şampiyon olacağımızı ısrarla söylemekteyiz.

Bu bağlamda, camiamıza sezonun ilk kupalarından birini, finalde Eczacıbaşı Zentiva'yı yenerek Süper Kupa'yı getiren Fenerbahçe Acıbadem Bayan Voleybol Takımı'na teşekkür ediyor, sezona daha nice zaferler sığdıracaklarına ilişkin inancımı bu vesileyle tekrar etmek istiyorum.

Yüksek Divan Kurulu'nda, Efes Pilsen Spor Kulübü Başkanı Sayın Tuncay Özilhan'ın açıklamalarına cevap vermiş, medya yoluyla çarpıtılan haberlerin doğrusunu kamuoyuyla paylaşmıştım. Bir kere daha bilinmesini istiyorum ki bir takımın topluca doping yapması olayı ile Dünya'da bu güne kadar sadece iki kez karşılaşılmıştır. Bunlardan birisi Fransa'da Marsilya futbol takımı ile ilgili olandır. Diğeri ise Efes Pilsen'in karşı karşıya olduğu olaydır.  Beklentimiz, bu toplu doping eylemine sebebiyet verenlerin spor ailesinden ayıklanarak çıkarılması ve kamu vicdanının bu şekilde rahatlatılmasıdır. Ataşehir'de yapılmakta olan salon, Türk basketbolu adına son derece önemli bir tesis olacaktır. 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'na ev sahipliği yapacak mekanlardan biri olması planlanan bu salon, Türk sporuna hizmet edecek kalıcı bir eser haline gelecektir. Bu proje, ülkemiz sporuna tesis kazandırma sevdamızın bir tezahürüdür. Bu gerçeği, 'Rant kapısı' olarak nitelendirmek oldukça yakışıksız bir ifadedir. Sayın Özilhan'ın istemesi halinde, güçlerimizi birleştirerek Türk sporuna yeni tesisler kazandırma teklifimiz de halen geçerlidir.

Yine Yüksek Divan Kurulu'nda da altını çizdiğim fakat medyada yeterince yer bulmadığını gözlemlediğim amatör sporlar konusunda buradan bir kez daha değinmek istiyorum.

Fenerbahçe Spor Kulübü, bünyesindeki amatör sporlara, son 5 yılda  60 milyon liralık bir kaynak aktarmıştır. Yetiştirdiğimiz ve imkan tanıdığımız amatör sporcular da milli formalar altında Türk sporu için mücadele etmektedir.
Pekin Olimpiyatları'nda, Türkiye'nin sporcu kafilesinin 3'te 1'ini Fenerbahçeli amatör sporcuların oluşturduğunu da hatırlatarak, bu durumun bizim adımıza büyük bir gurur kaynağı olduğunu da belirtmeliyim.

Ancak Fenerbahçe Spor Kulübü, bir yerde profesyonel futboldan kazandığı paraları, amatör branşlara aktarmaktadır. Bütçesi geniş bir kulüp olmamıza rağmen, bu durum haksız rekabet gerçeğini ortadan kaldıramamaktadır. Daha da önemlisi, imkanlar zorlanarak ayrılan bu kaynak maalesef daha da artırılamamakta ve başta olimpiyatlar olmak üzere her türlü uluslararası platformda daha üst seviyede sporcular yetiştirilmemektedir. Bu sadece Fenerbahçe için değil, tüm kulüpler için geçerlidir fakat Fenerbahçe, gücü itibariyle bu durumu en şiddetli şekilde yaşayan kulüptür. Bu nedenle, Spor Bakanı Sayın Faruk Özak Bey'e sunacağımız önerilerin ciddiyetle değerlendirilmesini ve bir an önce hayata geçirilmesini diliyoruz.

Son olarak, kulübümüzün bayan üyeleri için düzenlenen toplantılarının ikincisinin, 7 Kasım'da Fenerbahçe Faruk Ilgaz Tesisleri'nde yapılacağını hatırlatmak istiyorum. Fikirlerine ve düşüncelerine çok önem verdiğimiz bayan üyelerimizin istekleri doğrultusunda oluşturulacak çalışma gruplarının, Fenerbahçemize önemli katkılar sağlayacağına yürekten inanıyor ve tüm bayan üyelerimizi bu toplantılara beklediğimizi bir kez daha yinelemek istiyorum.

Saygılarımla,

Aziz Yıldırım
Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı"

Fenerbahçemiz, Turkcell Süper Ligi'nin 11. haftasında, deplasmanda Kayserispor ile oynayacağı maçın hazırlıklarını, Fenerbahçe Can Bartu Tesisleri'nde bugün öğle saatlerinde, yoğun yağmur altında yaptığı antrenmanla tamamladı. Kayseri yolculuğu öncesi, Teknik Direktörümüz Christoph Daum yönetiminde yapılan antrenman 45 dakika sürdü. Oyuncularımız; Daum, Tumani hoca ve Roland Koch gözetiminde üst sahada, koordinasyon ve çabukluğa dayalı bir çalışmanın ardından, yaptıkları çift kale maçla antrenmanı tamamladı. Antrenmana sağ ayak bileğinde ağrı bulunan Semih ve sağ arka adalesinde sertleşme bulunan Alex katılmadı. Takımımız, bugün saat 16.00'da Sabiha Gökçen Havalimanı'ndan kalkacak özel bir uçakla Kayseri'ye hareket edecek.