Gözümü neden kaşımayayım ki; gayet güzel, insanı rahatlatan bir hareket” diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.
Memorial Göz Merkezi’nden Op. Dr. Mustafa Temel, “Göz kaşıntısı ve gözleri sürekli ovuşturmanın zararlı etkileri” hakkında bilgi verdi.
Gün içerisinde gözleri kaşımak pek çoğumuz için masum bir hareket olsa da, gözleri sık sık kaşımak ve ovuşturmak pek çok hastalığa davetiye çıkarabilmektedir. Bu hareket bazen doğrudan, yani mekanik etkiyle; bazen de dolaylı olarak hastalık etmenlerinin ortama ulaşmasını sağlayarak, çeşitli hastalıklara neden olabilmektedir.
İLERİ DERECEDE GÖRME BOZUKLUĞUNA YOL AÇIYOR
Gözleri sürekli kaşımak diğer birçok faktörle birlikte; yüksek ve düzensiz astigmatizma gelişmesine, uzağı görmekte zorluğa yol açan “keratokonüs hastalığı”nın oluşmasına neden olmaktadır. Bu hastalık, genellikle ergenlik çağında başlamakta, erişkin yaşlara kadar ilerlemesini sürdürebilmektedir. Bazen ileri derecede görme bozukluğuna yol açabilmekte, sonuçta bazen keratoplasti (halk arasındaki adıyla göz nakli) ameliyatı dahi gerekebilmektedir. Bu nedenle kaşıntıya neden olan, özellikle alerji gibi hastalıklar olduğunda, derhal tedavi yoluna gidilmelidir.
GÖZ DOKULARINA ZARAR VERİR
Gözleri kaşıma, mekanik olarak ayrıca göz dokularında zedelenmeye yol açabilir. Kaşınma hissine yol açan şey örneğin; kirpik ya da bir yabancı cisim olduğunda bunlar göz dokularına ilave zararlar da verebilir.
ELLERİ SÜREKLİ TEMİZ TUTMAK DA GÖZ SAĞLI İÇİN UYGULANABİLECEK ÖNLEMLERDEN BİRİDİR
Gözleri kaşımanın bir başka önemli olumsuz etkisi de, göz çevresinde ya da ellerdeki mikrobik ajanların göze bulaşmasına neden olabilmesidir. Günlük hayatta gün içinde belirli aralıklarla yıkanan ellerin temiz olduğunu düşünülebilir ancak; eller kirli pek çok madde ile temas edebilmektedir. Ayrıca, bir gözdeki mikrop �tedavi altında olsa bile- kaşıma ile diğer göze de geçebilir. Bunlardan kaçınmak için elleri gerektikçe temizlemek çok önemlidir.
GÖZÜNÜZDE SÜREKLİ BİR KAŞINTI HİSSİ VARSA MUTLAKA GÖZ DOKTORUNA BAŞURUN
Gözde kaşınma hissi uyaran etmenlerin başında alerjiler gelmektedir. Bu alerjilerin birçok türü olmakla birlikte; mevsimsel olanları ve polen alerjileri sık görülmektedir. Bu alerjiler, her mevsim görülebilirse de, çoğunluk bahar aylarına ortaya çıkmaktadır. Alerji etmeni biliniyorsa ona göre tedbir almak ve buna rağmen ortaya çıktığında da en kısa sürede uzman desteği almak gerekir. Bazen inatçı alerjiler de görülebilmesine rağmen bunlar, çoğunlukla ilaçlarla kolayca kontrol altına alınabilir.